Kayıtlar

Sirtaki etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Dance For The Love Of Friendship

N e güzel özetledi esas meseleyi mottosunu attırırken videonun sonuna...  Arkadaşlıklardan sık sık dem vuruyorum biliyorum... Ancak uzunca bir süre derin bir uykudan uyanmış gibi hızlı hızlı yazmamın tek sebebi bugün Selin Hamamcıyan. Eski dostum, dostum, arkadaşım, arkadaşlık kavramını bende bir güzel oturtan, yeri gelince kardeşim yeri gelince ayrı diyarlarda kendi maceralarımızı yaşayıp deneyimlerimizi paylaştığımız mektup arkadaşım. Şunu söylemekten hiç çekinmiyorum; Selin'le hem okul, hem yazlık arkadaşı hem de komşuyuz. İki sene öncesine kadar bir sokak arayla oturuyorduk. İki sene önce de aynı sokağa taşındık. "Peki", diyeceksiniz "Nasıl oluyor da aynı sokakta oturup mektup arkadaşı oluyorsunuz?" Olduk biz. Zamane mektupları bizi hep bir arada tuttu. Hayatın kişiye has bir macera olduğunu, onu yaşarken herkesin kendine has bir zamanı olduğunu, bu zaman aylar bile sürse, geçen süreyi bir bardak kahve eşliğinde saatlerce sohbet edip kahkahalar atarak ...

Quiche & Sirtaki

Resim
Kasım'ın sonları. Normalde sıcağı bulduğumuz yerde daha da ısınmak için bir kupa dolusu kahveyle kendimizden geçme anını özel olarak nitelendirmenin bize yetmesine denk gelen günler bugünler. Bu genelin aksine bizim mutfakta ilkbahar havaları esti cumartesi günü. Hem de ne esiş. Tamar'ın özel tarifiyle salamlı milföyler başlangıcı göz kırparken Selin'in seçimi İtalyan rosé blush kollarını açmış kahkaha atıyordu. Natali'nin kadrajından görüntüler anı ölümsüzleştirirken ben bütün bu sinerji çılgınlığının içinde Raffi'nin sıkça dile getirdiği tabiriyle "uydusunu arayan gezegen gibi" hangi şen köşeye koşsam'ların derdine düştüm. Sohbetlerimiz danslarımız çocukça tepinişlerimiz ve gece geç saat olduğu için komşuların gazabından uzak durma çabalarımız bizi tam da levitasyonun sırrını çözme aşamasına getirmişti ki gece bitti. Bir mesajımla organize olup beni böyle bir gecede yanlız bırakmayan dostlarım sabahın ilk ışıklarında evlerine doğru yola çıktıkların...

Sirtaki ve Kedi

Resim
20 Eylül Perşembe günü eski komşum Zerrin Soysal ile kahve içip sohbet ettiğimizden ve ilk sirtaki dersimizi gerçekleştirdiğimizden bahsetmiştim. Dersin kısa görüntülerinden oluşan bu videonun montajı biter bitmez paylaşmak istedim. Biz dans ederken çok eğlendik. Umarım izlerken aynı duyguları size de yaşatabilmişimdir. Bu arada unutmadan 2 Ekim'de Tiyatro Kedi'de gerçekleşecek olan Edebiyatta Ve Hayatta Kedi adlı sempozyumu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Saat 18:00'de başlayacak olan söyleşide Hande Leman Gürler'in sergisi de yer alıyor. Zerrin Soysal da Mehmet Esatoğlu, Handan Kalender ve Doç. Dr. Dilek Şehzade ile birlikte katılımcı olarak yer alacak. Hal-i hazırda Zerrin Hanım'ın benim için imzaladığı ikinci kitabı olan "Aşk Perisi'ne Gözlük" adlı romanını okumaktayım. 2 Ekim'de ise sempozyuma ilk kitabı "Yedi Gün Duası"yla gidip imzasını istemek hayli eğlenceli olacak. Tiyatro Kedi İstanbul'un kalbinde, Şişli'de...

Aşk Perisi'ne Gözlük

Resim
B u giriş yine yeni bir paylaşım yapacak olmaktan ziyade içeriğiyle beni daha çok heyecanlandırıyor. Ben bugün anlam dolu bir dosluğu, dolu dolu paylaşımlarla süslenecek olan sohbetleri, samimi duyguları, edebi yetenek ve içeriği, felsefeyi, azmi, yaşsız olmayı ve yaşsız kalmayı bir ömür anlamlandıracak olan çok değerli bir pencereyle, bir gökkuşağıyla, uzun lafın kısası Zerrin Soysal'la kahve içip sirtaki yaptım. İki sene boyunca aynı apartmanda yaşayıp sıcak selamlaşmalardan ileriye gidemeyen görüşmelerimiz, bugün, ben başka bir eve taşındıktan yaklaşık 9 ay sonra anlamına varınca "şartların olgunlaşması" meselesinin hayatlarımızda çok önemli bir olgu olduğunun da ayrımına varmış oldum. Geçirdiğimiz saatler boyunca ardımızda konuşacak daha çok şey bırakmış olmamız şu an bu yazıyı yazarken yüzümü güldürüyor.  Zerrin Soysal hayat yelpazesine sığdırdığı ve sanatçı ruhunun dışına taşan onlarca özelliğin haricinde içinde bulunduğumuz aylarda "yazar" kimliğiyle ...

Dansın Melike'leri Sahnede, Gelsin Görsün Ege De

Resim
S onbahar bütün hızıyla devam ediyor. Yüreği birbirinden güzel insanlarla birlikte yapılan aktiviteler de öyle...

Motto

Sonbahara Büyükada'da girdik demiştim. Aya Yorgi Tepesi'nde böyle ifade ediyorduk kendimizi. Kestim biçtim ne anlatmak istediğimizi anlaşılır kılmaya çalıştım.  Biz tam da cümlelerin içinde devinirken, çabamızı gören genç bir beyefendi merak içinde kibarca ne yaptığımızı sordu. Girişimimizi anlatınca tek bir soruyla anladığını teyid etmek istedi: 

Keep On Dancing (Kasaposervikos)

Toplu, çift veya solo dans etmenin güzelliği bambaşka tabi fakat bir de bazı kültürler ve onların müzikleri var ki insan omuz omuza dans etmekten alamıyor kendini. Bunlardan biri de Yunan müziği elbette.