Kayıtlar

Mimoza Mevsiminde Mimozalı Kadın

Resim
Kaplumbağa Terbiyecisi eseriyle bildiğimiz Osman Hamdi Bey'in diğer birçoklarının yanısıra Mimozalı Kadın isimli bir tablosu var. Eserdeki "kadın" Osman Hamdi'nin eşi Fransız Marie, sonradan Naile Hanım ismini almıştır. Mevsiminin gelip çattığı şu tatlı bahar günlerinde bir kadına hediye edilecek en güzel çiçektir Mimoza. İncelikler yüzünden kalbimizin çok kırıldığını, artık karşımızdakilerin emek vermeye değmediğini düşündüğümüz şu yılgın günlerimizde, sevdiklerimize tam da mevsiminde vereceğimiz en bahar kokulu hediye. Üstelik mevsimi en kısa süren hediye. Bahara mis kokularla girmeniz dileğiyle... Sevgiyle Nadin Nerjan

Terk Etti Hatun Ziyaretgâhı

Resim
H ani büyük aşk yaşamış, yaşını da artık almış, ya da öyle görünen bir adam vardır. O adamı en son 90'larda Beyoğlu meyhanelerinde veya Bodrum daha salaş bir köyü andırırken mütevazi bir sofrada görmüşsünüzdür. Masasında rakısı, tepesinde rüzgarı, karşısında hasbel kader birkaç arkadaşı, sohbet devam ederken elbette döner dolaşır söz aşka gelir. Adam artık detaya girmez de, kendisi için yazıldığını düşündüğü, okurken kendinden birşeyler bulduğu bir alıntıyı ezberden okur. Dinlerken "hey yavrum hey" dersiniz, coşarsınız siz de. Adam büyük aşk yaşamıştır, kalbine gömdüğü, size de bir an yaşatmak üzeredir ömrünüze dokunacak olan. Söz ona gelince artık yarı muzip başlar ezberinden alıntısını okumaya. Sonlarında civar masalardan incelikli, efendi bir alkış sesi yükselecektir. Artık tüm masaların konusu da aşk olacaktır.  "A yrıldıktan sonra, geçmiş zaman aşkları gibi seni kalbime gömdüm Muazzez. Altında yatır olan araziden farkı yok şimdi. Yeni bir aşk inşa edemiyoruz,

Bilinçli Yanlızlığın Frekansı

Resim
Geniş zamanlı cümleler içinde kaybolup dururken bir de kırmızı çizgiler ile keskinleştirdiğimiz küçücük dünyamızı daha da küçültür dururuz farkında olmadan. Küçülmeye, büzüşmeye, çürümeye, gerilemeye meyillidir insanoğlu çoğu zaman kendine gereken tüm yaşamsal edinimleri katmadığı sürece. Edinimlerin süregelmesi gerekir. Bisikletle bir yerden bir yere gitmek istiyorsak pedal çevirmenin sürekliliği kadar kaçınılmaz bir olgudur hayatta kendimize edinmemiz gereken süreklilik. Nereye gideceğimizi bilmesek bile sürekli gitmek durumudur bu. Bu gidişlerde gördüğümüz her şeyi hayalî heybelere katmak da gerekliliklerdendir. Yeri gelsin gelmesin, güzel rüyalar görmek, güzel sohbetler etmek, güzel hayallerde bulmak için kendimizi, nefes almak için, güzelliklere, bilgiye, bilgeliğe, ruh ve yaşam enerjisine ihtiyacımız var. Yanlızlığın can sıkmayan asaletini yaşamayı tercih ediyorsak bile, yanlızlık için bile donanımlı olmaya ihtiyacımız var... O yanlızlığı bilinçli olarak seçmiş göçmen bir balin

Tatlarla Anıları Paylaştık

Resim
Hayallerimizden birini daha gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Bahçede dostlarla yemek keyfini üstelik en sevdiğimiz yerde, Büyükada'da yapınca bizden mutlusu yok. Tamar yine olanca yorgunluğuna aldırmadan kendini mutfakta buluverdi. Bu kez Büyükada'da canımız birtanemiz Berşan'ımızın evine konuk olduk.  Bana sorsalar, dünyayı gezmiş bitirmiş bile olsam, sevdiğim insanlarla gezdiğim gördüğüm yerleri tekrar paylaşmaktan, onları gittiğim yerlere tekrar götürmekten asla üşenmezdim. Çünkü benim için sevdiğim, damağımda, hayatımda yer etmiş her an paylaşılınca güzel. Berşan'ın Büyükada'daki evi de benim için o yerlerden biri. Tekrar tekrar gitmekten sıkılmayacağım bu rüya ev, sadece konumundaki değil, ruhundaki dokunuşlarda saklı güzelliği ile çok huzurlu. Çünkü orada yaşanmışlık var, sevgi var, anılar var... Ben de Tamar'ı kaptığım gibi mutfağa sokup kameranın arkasına geçtim. Sonrası unutulmaz bir ziyafet oldu bizim için. Yemeğimize havanın güzelliği,

Tanrı Geri Gelseydi

Resim
Çok fazla ciddiyete girmeye gerek yok. Güldürü iyidir. Amerikalı stand-up ustası Louis C.K (Louis Szekeli) çokça savunduğum bir konunun mantık tarafını güldüren bir dialogla anlatmış. Bu videoyu sıkça izlerim, Louis C.K'i de en az George Carlin kadar beğenirim. İzleyeceğiniz kısacık bölümde, Tanrı dünyaya geri dönüyor ve gördükleri karşısında şok geçiriyor. Böylece insanla karşılıklı geçen dialog başlamadan önce Louis C.K.'in konuya giriş çümlesi şu şekilde: "Madem Tanrı'nın dünyayı sizin için yarattığına inanıyorsunuz, o halde ona neden gözünüz gibi bakmıyorsunuz?" Tanrı : Ne yaptınız siz??? Ne olmuş buraya böyle??? Burayı sana ben verdim! Delirdin mi? Kutup ayıları kahverengi olmuş!! Ne yaptınız onlara? Bu da ne? Kim yaptı bunu? Kim döktü bunu buraya?? Gel böyle, sen mi döktün bunu buraya? Nedir ki bu? İnsan: Iıı şey... Petrol o, birazcık petrol. O kadar. Dökmek istememiştim... Tanrı: Niye bunu yeraltından çıkardınız ki??? İnsan : Şey, çünkü daha hı

İnsanın Çocuksuluğu

Resim
"Bizi bütün belalardan kurtaracak şey, insanın çocuksuluğudur"  - Yaşar Kemal Biraz hayatından bahsetmek istiyorum, ama çok uzatmayacağım. '23 Osmaniye doğumludur. Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen ilk Türk yazardır. Kitapları 40 kadar dile çevrilmiştir. Yurtdışındaki baskı sayısı 140'ı geçmiştir. En önemli eseri İnce Memed'dir ve Yazarlığa ve sanata atılmadan önce Anadolu'daki her çocuk ve genç gibi birçok işte çalışmıştır. Ağır sosyalisttir ve sosyalizmin kendisine göre kişi bağımsızlığı, ülke bağımsızlığı, politik bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık, özellikle de kültürel bağımsızlık olduğunu savunmuştur. Ona göre kültürler birbirini beslemiştir. Yok etmemiştir. Ancak ölümüne kadar şahit olduğu çağda, artık kültürlerin kültürleri yok etmek için bilinçli olarak emperyalistler tarafından kullanıldığını dile getirmiştir. 28 Şubat 2015'te yaşamını yitirmiştir. Yaşamı boyunca aldığı ödüller şöyledir: 1- 1955 Gazeteciler Cemiyeti Başarı Arm

N'aptın Danny?

Resim
Neden yaptın? Neden zorladın limitlerini? Neden biz oturduğumuz yerde herşeye imkansız gözüyle bakıp halimize üzülürken, sen dağlara tırmandın bisikletinle? Neden verdin o pozu? Ne vardı o zirvede Danny? Neden kayığında motor yok? Neden kirletmiyorsun sen de doğayı Danny? Neden yordun kendini kürek çekmekle? Biz herşeyin hazırına kaçarken sen arayı neden bu kadar açtın Danny?? Şu videoyu izleyince hıçkıra hıçkıra ağlamak geliyor içimden. Dövünmek ve kafamı duvarlara vurmak istiyorum. Hayran filan kalmıyor, kıskanıyor kendimi yiyorum. Daniel "Danny" MacAskill'i izlediniz. Kendisi İskoç, profesyonel bisikletçi. Teknisyen olarak çalıştığı işini, tam zamanlı olarak bisiklete binmek için bırakmış. 2015 itibariyle, 18 yıldır bisiklet kullanıyor ve pratik yapıyor. Videonun sonunda bir cümle kuruyor ki, oturduğum her saniye için ayrı ayrı ve tek tek düşünüyorum... Ne diyor biliyor musunuz? "Bu bir çeşit kimlik, bununla ne yapabildiğimi ve neden yapıldığımı