Adım adım ilerliyor güzel haberler alıyoruz. Natadinmare'nin Tamar'ı şu an hiçbirimizin anlaması mümkün olmayan bir tempoyla Cullinary Istanbul'u bitirdi ve pazartesi Mövenpick'te Ağustosa kadar sürecek staj dönemi başlıyor! Bu da demektir ki (Cooking) yemek çekimleri, ufak bir kaçamak bulamazsak, bir süre daha ertelenecek. Aynı zamanda daha güzellerinin geleceğinin de habercisi bu durum. Bir dahaki seyahatimize (Traveling) de 1 ay var. O zaman bana kalan dans etmek! Madem ki Traveling Cooking Dancing'im, bugün içimden geldiği gibi dans ederim!
Nasıl bilirsiniz köyün delisini? Yeri yurdu genelde bellidir. Yerini kanıksadığından muhtemelen. Bir hayvanı vardır genellikle. Kuşlarla, köpeklerle, kedilerle arası çok iyidir. Saçı başı dağınıktır. Sakalı uzundur. Kadınsa kaşı bıyığına karışmıştır. Yanına yaklaşanları, akıl vermeye çalışanları, hayatını güzelleştirmeye çalışanları şiddetle uzaklaştırır yanından. Deliliğine konsantre olması gerekmektedir. Mucittir bunlar, icatları vardır. Hayatının ona "deli" diyenlerce iyileştirilebileceği fikrine karşıdır. Delilik mertebesinde bir level daha yükselir böylece kendine deli diyenlerce. Çok kıyafeti yoktur. Bedeni de gardrobudur çoğunlukla. Varı yoğu üzerindedir. Yıkanmaya çok ihtiyaç hissetmez. Saçı başı dağınıktır. Köyün insanlarının anlamadığı şeyler konuşur. İnsandan yana yanlızdır. Ne varsa yer, öyle yaşar, gider, ölür. Deliliğin bir ödülü olsa, köyde her sene düzenlenen deli kupasını kazanmak için delirmeye razı insanlar vardır bu hayatta. Ama öyle bir yarışma yoktur. D...
Sondan bir önceki yazımın sonunda, buralarda bundan sonra çeşitli konuların olacak oluşunun sebebini şöyle açıklamıştım: Hazır sizleri burada toplamışken yemek gezi ve dans harici konular için bambaşka bir sayfaya taşınmayı düşünmüyorum şimdilik. "Buraları eskiden güzel yaşamak nasıl olurları anlatıyordu hep" demeyin. Sorguladıkça, inceledikçe ve irdeledikçe, daha önemlisi yaşadıkça tek bir çizgiye sığdıramadığın yaşamına birçok çizgi dahil oluyor ister istemez. Sözü şöyle bağlamak da başka yere taşınmaktan daha çok işime gelir. "Nasıl olsa 90 yayına gelene kadar konuların çıkış noktası, iyi yaşamak için kolları sıvamak değil miydi? O zaman bunun için ben de, iyi yemek, güzel gezmeler ve dans temalarıma, sanatın her türlüsünü, felsefenin en seçilmişini, bilginin kültürün tarihçesini, onun gerekliliğini, sorgulamanın en afillisini ekliyorum, hepsini de yapmayı en çok sevdiklerimin adı altında topluyorum. Yani Traveling Cooking Dancing altında. Buralarda benimle kalın...
Hayallerimizden birini daha gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Bahçede dostlarla yemek keyfini üstelik en sevdiğimiz yerde, Büyükada'da yapınca bizden mutlusu yok. Tamar yine olanca yorgunluğuna aldırmadan kendini mutfakta buluverdi. Bu kez Büyükada'da canımız birtanemiz Berşan'ımızın evine konuk olduk. Bana sorsalar, dünyayı gezmiş bitirmiş bile olsam, sevdiğim insanlarla gezdiğim gördüğüm yerleri tekrar paylaşmaktan, onları gittiğim yerlere tekrar götürmekten asla üşenmezdim. Çünkü benim için sevdiğim, damağımda, hayatımda yer etmiş her an paylaşılınca güzel. Berşan'ın Büyükada'daki evi de benim için o yerlerden biri. Tekrar tekrar gitmekten sıkılmayacağım bu rüya ev, sadece konumundaki değil, ruhundaki dokunuşlarda saklı güzelliği ile çok huzurlu. Çünkü orada yaşanmışlık var, sevgi var, anılar var... Ben de Tamar'ı kaptığım gibi mutfağa sokup kameranın arkasına geçtim. Sonrası unutulmaz bir ziyafet oldu bizim için. Yemeğimize havanın güzelliği, ...
Yorumlar
Yorum Gönder